2002 yılından bu yana Türk fındığı ithalatında uygulanan sorumlu aflatoksin denetimlerini Avrupa Birliği son verdi. Son dakika kararının açıklanması ile birlikte ihracatçı ve üreticiler sevindi.
Karadeniz fındık ve mamulleri ihracatçıları birliği idare heyeti üyesi Cem Şenocak zarurî aflatoksin denetimlerinin kaldırılmasının başta üreticiler olmak üzere bölüm paydaşlarının bir başarısı olduğunu tabir etti.
Kontrollerin bitmesini lehlerine çevireceklerini söyleyen Şenocak, hem ihracatçı hem de üretici cephesinde sevinçle karşılandığını vurguladı. Avrupa Birliği’nin 17 Aralık tarihinde ResmiGazetesi’nde yayınlanan tüzük değişikliğinde Türkiye menşeli fındık ve fındık eserlerinde aflatoksin riskini dair Avrupa Birliği gerekliliklerine sağlanan ahenk düzeyinin kâfi olması ve bu mevzuda yükseltilen denetim düzeyine gerek kalmadığı belirtildi.
Fındık’ta son durum
Fındık dalı içerisinde kıymetli bir gelişme olarak algılanan karar sonrası Avrupa Birliği’nden gelen haberler başta fındık üreticisi olmak üzere ihracatçıları kıymetli bir meşakkatten kurtardı.
Fındıkta artık rastgele denetimlerin olacağını belirten Şenocak aflatoksin denetimlerini çok katı uygulandığını tabir ederek alınan kararın denetimden kalktı gözüyle değerlendirilmemesi gerektiğinin altını çizdi. Hem üreticilerin hem de Avrupa’da alıcıları denetimleri devam ettirdiğini söz eden Cem Şenocak, “Alınan karardan sonra rastgele olacak, bugüne kadar verdiğimiz çabayı bundan sonra da önemli manada sürdürmemiz gerekiyor” dedi.
Nemi seven bir eser olan fındığın gerek toplanma gerekse depolanma kademesinde kurallara uygulamaya devam edilmesi gerektiğinin kıymetine vurgu yapan Karadeniz fındık ve mamulleri ihracatçıları birliği idare şurası üyesi Cem Şenocak eserin naylon çuvallarda muhaza edilmemesini, kurutma kademesinde havalandırılmasını ve sağlıklı depolarda bekletilmesini kelamlarına ekledi.
Avrupa Birliğinden gelen haber üzerine Altınordu Ziraat Odası Lideri Atakan Akça ise Türk fındığının rekabet gücünün arttığını belirtti. Akça alınan kararı ihracatçı endüstrici ve üretici açısından kıymetli olduğunu lisana getirerek eserin Avrupa ülkeleri ile daha fazla buluşacağını kelamlarına ekledi.
